Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın uluslararası ticaret üzerindeki etkileri, Türkiye’deki ihracatçılar tarafından dikkatle analiz ediliyor. Trump’ın potansiyel ekonomik politikaları, ihracat sektörünün geleceği açısından endişe yaratıyor. İhracatçılar, bu durumun olası sonuçlarını EKONOMİ’ye değerlendirdi.
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan, Trump’ın ticaret politikalarının doğrudan sektörü etkilemesini beklemediğini ifade etti. Paşahan, “Trump’ın böyle bir hamle yapacağını düşünmüyorum. Kendisi bir iş insanı ve ticarete zarar verecek adımlar atmaz,” dedi. Ancak, resesyon kaynaklı parite değişimlerinin ihracat üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğine dikkat çekti. “Avrupa’ya yaptığımız ihracatın yüzde 60’tan fazlasını bu dönemde sürdürmek zorundayız. Mevcut koşullarda paritenin 1.10 seviyelerinde olması gerektiğini düşünüyorum. Bu dengenin korunması fiyat rekabetçiliğimizi destekliyor,” şeklinde ekledi.
İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı ise, Trump’ın politikalarının Euro Bölgesi ağırlıklı sektörleri zorlayabileceğini belirtti. “Ancak gıda sektörünün etkilenmeyeceğini düşünüyorum. Bizim döviz gelirimizin yüzde 60-65’i dolardan, geri kalanı Euro’dan geliyor. Dolayısıyla paritenin iyileşmesi, yatırım borçlarımız açısından pozitif bir etki yaratabilir. Bu durum, Euro cinsinden borçlandığımız için bizim için avantaj olabilir,” dedi.
Diğer yandan, İstanbul Deri ve Deri Mamülleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Güven Karaca, Trump’ın uygulamaları hakkında belirsizlik olduğunu vurguladı. “Trump’ın nasıl bir politika izleyeceğini tahmin etmek güç. Eğer AB’ye vergi uygularsa ve bu durum bir resesyona yol açarsa, elbette satışlarımız olumsuz etkilenir. Ancak böyle bir senaryonun ne kadar gerçekçi olduğunu kestirmek zor,” ifadelerini kullandı.
Resesyonun Etkileri ve Sektörel Hazırlıklar
Türkiye’nin ihracat pazarında yaşanabilecek olumsuz gelişmelere karşı sektör temsilcileri, stratejik hazırlıklar yapmanın önemine dikkat çekiyor. Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmaların yanı sıra, olası bir resesyon durumunda, firmaların esneklik sağlamak için önceden plan yapmaları gerektiği belirtiliyor.
Sektör, Trump’ın politikalarının yanı sıra, genel ekonomik göstergeleri ve dünya pazarındaki değişimleri de göz önünde bulundurarak, riskleri minimize etmenin yollarını arıyor. Bu bağlamda, Türk ihracatçılarının güçlü bir dayanışma içerisinde olması, mevcut zorlukları aşmaları açısından kritik bir önem taşıyor.
