Hazine ve Maliye Bakanlığı, akaryakıt sektöründeki kayıt dışı faaliyetlere karşı mücadele etmek için kapsamlı düzenlemeler ve denetimlerle adım atmaya devam ediyor. Bakan Mehmet Şimşek, Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) gibi yenilikçi projelerle vergi kaybını önlemeyi ve sektördeki suistimalleri engellemeyi amaçladıklarını vurguladı. Bu sistem, akaryakıt istasyonlarındaki vergi kaybını engellemeye yönelik kritik bir adım olarak öne çıkıyor.
Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi sayesinde, taşıtların plaka bilgileri elle girilmeden ödeme kaydedici cihazlara otomatik olarak iletilecek. Bu, özellikle usulsüz fiş düzenlemelerinin önüne geçilmesini sağlayacak ve akaryakıt istasyonlarındaki vergi kayıplarını engelleyecek. 2025 yılı itibarıyla bu sistemin zorunlu hale gelmesiyle, sektörde daha şeffaf ve düzenli bir yapının oluşması hedefleniyor.
Bakanlık, sektördeki kayıp ve kaçaklarla etkin bir şekilde mücadele edebilmek için çeşitli adımlar attı. 2003 yılında ödeme kaydedici cihazların akaryakıt istasyonlarında zorunlu hale getirilmesinin ardından, yeni nesil güvenlik önlemleri ile bu cihazlar dışarıdan müdahalelere karşı korunmaya başlandı. Bu sayede, her satışın anlık olarak Başkanlığa iletilmesi sağlanarak vergi kaçakçılığına karşı güçlü bir önlem alınmış oldu.
Akaryakıt dağıtıcıları ve bayiler için getirilen teminat uygulamaları, sektördeki mali güvenliği artırırken, lisanssız firmaların faaliyetlerini engelledi. Ayrıca, sistemlere dışarıdan müdahalede bulunarak kayıt dışı satış yapanlara 3 ila 8 yıl arasında hapis cezası öngörüldü. Bu uygulama, sektörün daha sürdürülebilir ve düzenli bir yapıya kavuşmasına katkı sağladı.
Saha denetimleri de büyük önem taşıyor. Bu yılın 10 ayında yapılan denetimlerde, 4.475 mükellef ve 53.396 pompa üzerindeki 293.966 tabanca kontrol edilerek, akaryakıt ve LPG istasyonlarında yüksek bir denetim oranı sağlandı.
Akaryakıt sektöründe düzenleme ve denetimlerin yanı sıra, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sektöre yönelik geliştirdiği yasal tedbirler de önemli bir yer tutuyor. Bu tedbirler arasında, fatura düzenlemelerinin mal teslimi ya da hizmetin gerçekleştirilmesiyle aynı anda yapılması, ve akaryakıt satışlarının kaydının tutulması zorunluluğu yer alıyor.
Sonuç olarak, akaryakıt sektöründeki kayıt dışılık ve vergi kayıplarını önlemek amacıyla yapılan bu düzenlemeler, sektördeki şeffaflık ve rekabeti artırarak, hem devletin hem de tüketicilerin haklarını koruyor. Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi gibi yenilikçi projeler, bu mücadelenin önemli adımlarından biri olarak karşımıza çıkıyor ve sektörün geleceği açısından büyük bir potansiyele sahip.