DTO İzmir Şubesi’nin, mart ayı olağan meclis toplantısı, oda meclis salonunda gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Öztürk, Türkiye Liman İşletmecileri Derneğinin raporuna göre Türkiye’deki limanlarının yüzde 72’sinin birinci derecede deprem riski yüksek olan bölgelerde yer aldığını belirtti.
Konutlar gibi limanların da depreme dayanıklı hale getirilmesi için yatırım desteğine ihtiyaç bulunduğunu aktaran Öztürk, “Limanların depremlere dirençli hale getirilmesi için bilimsel çalışma ve önlem alınması gerekiyor.” dedi.
Marmara Bölgesi’ndeki deprem riskinin, bölgedeki sanayicileri alternatif bölgelerde arayışa yönelttiğini anlatan Öztürk, “Güçlü liman kapasitesi nedeniyle bu sanayi göçünün varış noktalarından biri Ege ve İzmir olabilir. Bunun için İzmir’in de deprem kuşağında yer aldığı unutulmadan üretim tesislerinin doğru yere ve planlı şekilde kurulması, lojistik altyapıdaki eksikliklerin giderilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Önemli olan, Türkiye’nin lojistik performansının artırılması”
Öztürk, İzmir’den Avrupa ve diğer bölgelere yeni deniz yolu bağlantılarının kurulmasının bölgenin rekabetçi özelliğini artıracağına değinerek, şöyle konuştu:
“Çeşme-Trieste seferlerinin yanı sıra 2 Nisan’da başlayacak İzmir-Sete Ro-Ro hattı ile bölgemizin Batı Avrupa ve Kuzey Afrika bağlantısının sağlanması öngörülüyor. Sete seferleri daha önce de vardı. İzmir-Selanik koridoru da ihracatının yüzde 50’si Avrupa Birliği’ne olan bir ülkenin lojistik anlamda daha güçlü olabilmesi için olması gereken önemli bir çalışmaydı. Maalesef bunu kaybettik. Dolayısıyla ümit ediyorum aynı şeyler Sete için de olmaz. Çünkü sonuçta bunlar uzun soluklu şeylerdir. Resmi makro görmek gerekir, kişisel menfaatler bir müddet askıya alınmalıdır. Burada önemli olan Türkiye’nin lojistik performansının arttırılmasını sağlamaktır. Bunun için her kesimin bu konuya omuz vermesi gerekmektedir.”
Turizm sezonunun fiilen başladığını kaydeden Öztürk, “Kuşadası’na çok sayıda kruvaziyer gemi yanaşmaya başladı. İzmir Limanı’na ilk gemi 20 Mart’ta geldi. Bu yıl İzmir’e şimdilik 22 sefer var. Bu sayı artmaya devam edecektir. Ülkemiz kruvaziyer sektörü, ayağa kalkmış, 2023’te koşmaya başlayacaktır” dedi.